Elazığ Bayan Masör-Masör Bayan Ece
Elazığ Bayan Masör-Masör Bayan Ece
Elazığ Bayan Masör-Masör Bayan Ece Gene Fransa’da 1606’da bir insanla cinsel alçaklıklar yaşadıktan sonrasında kaçan bir köpek mahkum edildi ve kuklası asıldı. Seneler sonrasında Britanya’nın Massachusetts Körfez Kolonisi’nde tutuklanan bir delikanlıdan bütün cinsel partnerlerini ifşa etmesi istendi. Listede bir kısrak, bir inek, iki keçi, iki buzağı, beş koyun ve bir hindi vardı. Hayvanların hepsi öldürüldü ve cesetleri çöpe atıldı, delikanlı ise asıldı. Avrupa mahkemeleri süre süre hayvanlara suçlarını itiraf etme hakkı veriyordu fakat bu sert bir işlem gerektiriyordu. Ateşin üstünde tutulurken acıdan ciyaklamaları suçlarını kabul ettikleri anlamına geliyordu. İskoçya’nın hayvanlarla sekse karşı bu tür yasaları yoktu, dolayısıyla mahkemeler “Bir adam bir hayvanla yatarsa mutlaka öldürülmelidir” (Levililer 18:23, 20:15) şeklindeki İncil emrine bel bağlıyordu.
1654’te John Muir “toprağı kirleten, hayvanla seks yapma günahını” bir kısrakla altı defa işlediğini itiraf etti. Talihsiz hayvanla kutsal pazar günü çiftleştiğinin tespit edilmesi de davasına yarar sağlamadı. Muir ve at boğularak kazıkta yakıldı. O sıralarda William Mac-erkek de tecavüz etmiş olduğu inekle birlikte mahkum edilip öldürüldü. İş üstünde yakalanan hayvan sevicilerin kendilerini korumak için çaba sarfetmek için yapabilecekleri fazla bir şey yoktu. İskoçya’da 1718’de David Malcolm bir hayvanla çiftleşirken James Grey tarafından yakalanınca diz çöktü ve merhamet diledi. Grey Malcolm’un hayvanlarla cinsellik yapmayı alışkanlık haline getirdiğini söylediyse de Malcolm bunu kabul etmedi. Malcolm hayvanlarla seks yapmayı birkaç kez denediğini fakat bu hadiseye kadar başaramadığını açıkladı.
Elazığ Bayan Masör-Masör Bayan Ece
Elazığ Bayan Masör-Masör Bayan Ece Böyle suçlanan diğer bir çok fert gibi o da şeytana uyduğunu söylemiş oldu. Bu son bahane insanoğluın mahkemede merhamet görmelerini nadiren sağlıyordu fakat bazı davalılar buna sahiden inanmış olabilirler. Hayvan livatacılığı toplumun her tabakasında büyücülükle bağdaştırılıyordu. 1595’te İsviçre kantonu Vaud’da bir köylü, günah ile alakalı bir ilahiyi duyunca öylesine etkilendi ki, papaza gidip otuz yıl önce bir ineğe cinsel tacizde bulunduğunu itiraf etti. Papaz köylü için yakarma edeceğine söz verdi ama bir adım ileri gidip köylüyü suç duyurusu etti. Köylü hapse atıldı. İşkenceye gerek kalmadı; tövbekar adam hayvanla seksin yanı sıra zina, yalan yere yemin, kumar ve en önemlisi de büyücülük kabahatlarını işlediğini itiraf etti.
Dediğine göre yakın zamanda şeytan ortaya çıkıp ona inekle ilişkiye geçmesinin ruhunu mahvettiğini ve bundan bu şekilde şeytanca ameller işlemeye mahkum bulunduğunu söylemişti. Köylünün dindarca bir eminlıkla şeytanın emrine karşı gelip her şeyi anlatması ruhunu kurtarmış olabilir ama öte taraftan bu söyledikları kendisiyle beraber ailesinin de öldürülmesine sebep oldu. Jüri büyücülük yapmış olduklarını itiraf eden karısı ve on iki yaşındaki oğlunun köylüyle beraber kazıkta yakılmasına karar verdi.